Deprem 11 İlde Yıkıcı Etkisini Gösterdi
13 milyondan fazla insanımızın etkilendiği depremlerde 45 binin üzerinde vatandaşımız hayatını kaybetti. Afet sonrasında toparlanmanın kolay olmayacağı yönündeki görüşler, bölgedeki treyler üreticileri tarafından da dile getiriliyor. Hayata dönüşün sağlanması için öncelikle barınma sorununun çözülmesi gerekiyor.
TÜRKONFED (Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu) tarafından hazırlanan “Kahramanmaraş Depremi Afet Ön Değerlendirme Raporu” ile depremin ekonomik ve demografik boyutu ele alındı. Afetin, nüfusun yüzde 15’ini etkilediği, ihracatın yüzde 8,72’sinin bu bölgeden gerçekleştirildiği belirtilerek, deprem bölgesindeki illerin milli gelirden toplam yüzde 9,3 pay aldığı açıklandı.
Kahramanmaraş Depremi Afet Ön Değerlendirme Raporu’nda yer alan bilgileri göre; Afet bölgesi ilan edilen illerde toplamda 13,3 milyon insan yani Türkiye’deki toplam nüfusun yüzde 15,7’si yaşıyor. Türkiye geneli nüfus yoğunluğu 110 iken, afet bölgesinde bu oran 151 dolayında.
Afet bölgesinde yer alan 10 ilin ihracat rakamları
Afet bölgesinde yer alan iller toplam ihracatın yüzde 8,7’sini gerçekleştiriyor. 2022 yılında 19,76 milyar dolarlık bu ihracatın, 10,52 milyar dolar ile yarısından fazlası Gaziantep’te gerçekleşirken, Hatay 3,56, Adana 3 ve Kahramanmaraş 1,46 milyar dolar ihracat yaptı.
Hububat, bakliyat, yağlı tohum ve mamulleri, çelik, tarım ürünleri, tekstil ve hammaddeleri, hazır giyim ürünleri öncü ihracat kalemleri arasında bulunuyor.
Afet sonrası ekonomik toparlanma ve öneriler
Bireyler ve uluslar için evrensel bir deprem afeti sonrası toparlanma planının olmadığı iktisat literatüründe belirtiliyor. Ekonomik yeniden inşa süreci, doğal afetten etkilenen her ülkeye özgü olmalı. Afetin hemen ardından ekonomik faaliyetlerde bir düşüş ve ardından yeniden yapılanma aşamasında bir ekonomik büyüme patlaması nispeten daha zengin ülkelerde görülebiliyor. Ancak ister gelişmiş ister gelişmekte olan ülkelerde olsun yerel işletmeler için tablo çok daha karmaşık oluyor. Depremden önce var olan ekonomik kırılganlıklarla başa çıkmaları gerekirken, bu kırılganlıklar afetin etkileriyle birleşince, yer değiştirme ihtiyacı, kilit personel kaybı, tüketici davranışlarındaki değişiklikler, tedarik zincirindeki aksamalar ve sigortacıların zor durumda kalması gibi sorunlar ortaya çıkıyor. Dolayısıyla afet sonrası bölgesel kalkınmanın hızla sağlanması açısından KOBİ’lere yönelik ve KOBİ’leri merkeze alan özel politikalar geliştirilmesi gerekiyor.
Hayata dönüşün sağlanması için barınma sorununun çözülmesi gerekiyor
Afet sonrasında toparlanmanın kolay olmayacağı yönündeki görüşler, bölgedeki treyler üreticileri tarafından da dile getiriliyor. Özellikle Hatay Bölgesi’nde üretim yapan treyler üreticileri arasında, birinci veya ikinci derecede yakınlarıyla birlikte çalışanlarını kaybetmemiş insan yok. Evlerin çoğu yıkık veya ağır hasarlı. Bölgedeki treyler üreticileri, üzerlerinde her zamankinden daha büyük bir sorumluluk taşıdıklarını belirterek, hayata dönüşün sağlanması için barınma sorununun çözülmesi gerektiğinin altını çiziyor.