Türkiye treyler sektörü parlayacak

70. yılını kutlayan İntermobil’in Genel Müdürü Rıfat Perahya, Türk treyler üreticilerinin çok önemli işlere imza attıklarını söyleyerek endüstrinin daha da büyüyeceğini vurguladı.

İntermobil Genel Müdürü Rıfat Perahya, şirketin 70. yılını kutlayarak önemli açıklamalarda bulundu. Perahya, özellikle hizmet sektöründe faaliyet gösteren aile şirketlerinin bu denli uzun süre ayakta kalmasının nadir görüldüğünü belirtti. Şirketin 3. nesil yönetiminde olması ve kendisinin de 20 yıldır şirket içinde yer alması, bu durumun sorumluluğunu daha da artırdığını ifade etti.

Perahya, geçmişe takılı kalmadan geleceğe odaklanmanın önemine vurgu yaparak, otomotiv sektöründeki hızlı değişimlere ayak uydurmanın gerekliliğinden bahsetti. Şirketin en büyük varlığı olan insan kaynağına yatırım yapmaya devam ettiklerini ve deneyimli çalışanlarını bünyelerinde tutarak şirketin gelişimine katkıda bulunduklarını kaydeden Perahya; “Sorumluluğumuzun bilincindeyiz. 70 yılın çok değerli olduğunu biliyoruz. En büyük amacımız, şirketi bizden sonra gelecek nesillere sağlıklı, geleceğe hazır bir şekilde devretmektir. Verdiğimiz hizmetleri farklılaştırarak ve çeşitlendirerek, şirketi sürekli geliştirmek ve yeni nesillere hazır hale getirmek istiyoruz” dedi.

Perahya, yaptığı açıklamada, büyüme ve değişim için üç ana strateji belirlediklerini belirterek, mevcut iş ortaklıklarını güçlendirerek yeni ürün gruplarına girmeyi, yeni markalarla çalışmaya başlamayı ve sundukları hizmetleri çeşitlendirmeyi hedeflediklerini vurguladı.

Aplikasyon mühendisliğinde büyüme hedefleniyor

İntermobil’in, sadece ticari konularda değil, mühendislik, kalite yönetimi, tedarik zinciri yönetimi gibi farklı alanlarda da hizmet verdiğinin altını çizen Perahya müşterilerine daha kapsamlı çözümler sunmayı amaçladıklarını söyledi. Özellikle aplikasyon mühendisliği alanında büyümeyi hedeflediklerini vurgulayan Perahya, bu sayede dışarıdan alınan mühendislik hizmetlerinin şirket içinde yapılabileceğini ve müşterilere daha iyi destek verilebileceğini belirtti.

2024 yılı gece ve gündüz gibi farklı geçti

Perahya, 2024 yılını değerlendirirken, yılın ilk yarısının oldukça olumlu geçtiğini, ancak ikinci yarıda zorlu bir süreç yaşandığını belirterek, şunları söyledi: “2023 yılında alınan yüksek miktardaki siparişlerin 2024 yılının başlarına sarkmasıyla talepte bir artış yaşandı. Yılın ikinci yarısında ise taleplerin düşttü ve maliyetler arttı. Bu zorlu süreçte İntermobil, pazar payını korumak ve büyümeye devam etmek için çeşitli önlemler aldı. Şirket, dış kaynak kullanarak ve bankalardan kredi alarak büyümesini finanse etti. Ayrıca, iç kaynaklarını da kullanarak envanterini artırdı ve satışlarını destekledi.”

2024 yılını değerlendirirken, şirketin pazar payını artırmak için karlılıktan ödün verdiği bir strateji izlediğini açıklayan Perahya’ya göre, şirket bu yıl belirli maliyetlerden vazgeçmeyerek ve envanterini yüksek tutarak büyümeye odaklandı. Bu durum, kısa vadede karlılıkta düşüşe neden olsa da uzun vadede pazar payı ve satışlarda önemli artış sağladı.

Pazar payını karlılığa tercih ettik

Şirketin iş modelinin, sadece kendi faturasını kestiği ürünlerin yanı sıra, diğer firmaların faturalarından da hizmet bedeli aldığı bir yapıya sahip olduğunu belirten Perahya, bu nedenle tam bir karlılık rakamı vermek yerine yaklaşık yüde 40 civarında bir büyüme yaşandığını ifade etti.

Perahya, şirketin bu stratejiyi bilerek tercih ettiğini ve uzun vadede pazar payını artırmanın daha önemli olduğunu vurguladı. Kısa vadeli karlılık kaybının, uzun vadede elde edilecek büyüme karşısında göze alınabileceğini belirtti.

İntermobil’in 2024 yılında özellikle fren sistemi ve aks sistemi gibi belirli ürünlerde önemli başarılar elde ettiğini söyleyen İntermobil Genel Müdürü Perahya şunları söyledi: “ZF Wabcomarkasıyla fren sistemlerinde yüzde 85’in üzerinde pazar payına ulaşarak sektörde lider konumumuzu güçlendirildik. VALX markasıyla aks sistemlerinde de önemli bir pazar payı kazanıldı. Alüminyum jant pazarında da hızlı bir büyüme kaydedildi. Pomlead markasıyla özellikle tanker ve büyük taşıyıcı üreticileri arasında tercih edilen bir marka haline gelindi. Ancak, aydınlatma sistemlerinde maliyet rekabetçiliği sağlanamadığı için pazar payı kaybedildi. Bu alanda iyileştirme çalışmalarına devam edilecek. Genel olarak, İntermobil2024’te büyüme odaklı bir strateji izledi ve bu strateji önemli ölçüde başarıya ulaştı. Şirket, gelecek yıllarda da yeni pazarlara açılarak ve ürün portföyünü genişleterek büyümeye devam edecek.”

Perahya, 2025’in zorlu geçeceğini öngörüyor

Perahya, özellikle yüksek enflasyon ve kredi faizlerinin devam edeceği 2025 yılının ilk yarısının 2024 yılının ikinci yarısına benzer zorlu bir süreç olacağını öngörüyor.

Perahya yaptığı açıklamada, “Özellikle ilk 6 aylık sürecinin yine 2024’ün ikinci 6 aylık döneminin devamı olacağı yönünde. Yılı tamamlamayacağız yani. Öyle gözüküyor. Haziran ayına kadar bizi belki Temmuz’a kadar zor bir dönem bekliyor” diyerek 2025’in ilk yarısının zorlu geçeceğinin sinyallerini verdi.

Yüksek Enflasyon ve Faizlerin Etkisi

Yüksek enflasyonun çalışanların yaşam standartlarını olumsuz etkilediğini ve şirketlerin personel giderlerinde artış yaşamasına neden olduğunu belirten Perahya, yüksek enflasyonun talebi de olumsuz etkileyeceğini belirterek, “Talebin de çok yüksek olmayacağı bir 6 aylık dönem olacağını tahmin ediyorum” dedi.

Türkiye treyler sektörü parlayacak

İntermobil Genel Müdürü Rıfat Perahya, yaptığı değerlendirmede Türkiye treyler sektörünün geleceğinden oldukça umutlu olduğunu ifade etti. Perahya’ya göre, Türkiye’nin daha rekabetçi bir hale gelmesi ve Avrupa’daki ekonomik zorluklar, yabancı yatırımcıları Türkiye’ye çekecek.

Perahya, Türkiye’nin Avrupa’nın en büyük treyler pazarı olma potansiyeline sahip olduğunu vurguluyor.

Avrupa’daki birçok ülkenin ekonomik sıkıntılar yaşadığını belirten Perahya, özellikle otomotiv sektöründeki büyük değişimin ve Çin’in elektrikli araçlardaki baskın konumunun bu durumu tetiklediğini ifade etti.

Türkiye’nin güçlü tedarik zinciri ve uzmanlığı, yabancı yatırımcılar için ülkeyi cazip hale getirdiğini belirten Perahya, sadece araç üreticileri değil, parça üreticileri ve tedarik zinciri firmalarıyla birlikte Türkiye’nin güçlü bir ekosistem oluşturduğunu belirtiyor. Bu durum, yabancı yatırımcıların üretim tesislerini Türkiye’ye taşımalarına olanak tanıyacak. Perahya’nınöngörüsüne göre, önümüzdeki 3-4 yıl içinde birçok büyük Avrupalı treyler üreticisi yatırımlarını attıracak, diğer üreticiler de Türkiye’ye yatırım yapacak. Bu yatırımlar, sadece Türkiye pazarına yönelik olmayacak, ülke aynı zamanda üretim üssü olarak da kullanılacak.

Best Cost ülke Türkiye

Perahya’ya göre, uzun yıllar süren ekonomik büyüme ve sanayileşme sürecinin ardından Avrupa’daki birçok şirket, maliyetlerini düşürmek için yeni stratejiler geliştirmek zorunda kaldı. Artık sadece kendi ülkelerindeki istihdamı artırmak değil, hayatta kalabilmek için daha uygun maliyetli ülkelere yönelmek zorundalar. Bu durum, “low cost-en düşük maliyetli ülke” kavramının yerini “best cost- en iyi maliyet-fayda dengesi sağlayan ülke” kavramına bırakmasına neden oldu.

Türkiye’nin coğrafi konumu ve güçlü sanayi altyapısıyla bu yeni yaklaşım için ideal bir seçenek olduğunu hatırlatan Perahya, Avrupa’daki şirketlerin üretim tesislerini Türkiye’ye taşıyarak hem maliyetlerini düşürebileceklerini hem de Avrupa pazarına daha kolay erişim sağlayabileceklerini belirtti.

Treyler üreticilerimiz rehavete kapılmamalı

Rıfat Penahya, Türkiye treyler sektörünü yakından takip ettiği ve son dönemde sektörün önemli başarılar elde ettiğini belirtti. Özellikle pandemi sürecinde yeni pazarlara açılmaları, kaliteyi yükseltmeleri ve bu kaliteyi sürdürebilmelerini takdire şayan bulduğunu ifade etti. Penahya, pandeminin Türk üreticiler için önemli bir fırsat olduğunu, daha önce giremedikleri pazarlara açılmalarını sağladığını ve sektörün daha rekabetçi hale gelmesine katkıda bulunduğunu vurguladı.

Penahya, sektör temsilcilerini rahatlamamaya davet ederek; rekabetin artacağı ve pazarın daralabileceği konusunda uyarıda bulunarak, “Türk üreticilerin yetkinliklerini, uzmanlıklarını ve kalite seviyelerini sürekli olarak artırmaları gerekiyor. Maliyet avantajlarına sahip olmalarına rağmen rehavete kapılmamaları ve yeni pazarlara açılmaya devam etmeleri gerekiyor. Türk treyler üreticilerinin Alman veya diğer Avrupa üreticilerinden hiçbir eksiği olmayok ve ve pazar paylarını artırarak büyümeye devam edeceklerine inanıyorum.”