” Karamsarlığa Gerek Yok, Rekorlar Yakında Gelecek”
Schmitz Cargobull Türkiye CEO’su M. Kerem Taş: ” Karamsarlığa Gerek Yok, Rekorlar Yakında Gelecek”
Schmitz Cargobull Türkiye CEO’su M. Kerem Taş, 2020-2024 yılları arasındaki verilere bakıldığında lojistik sektöründe karamsar olmak için bir neden olmadığını belirtti. Aksine, birçok alanda rekorlar kırıldığını vurgulayan Taş, sektörün geleceğine iyimser yaklaştığını ifade etti. Taş, “2020-2024 rakamlarına baktığınız zaman aslında çok karamsar olacak bir şey yok. Aslında birçok konuda da rekor kırıldı. Dolayısıyla ben şahsen ve şirketim adına çok iyimser yaklaşıyorum ve 2025’in de bakanlarımızın da belirttiği gibi ikinci yarısından sonra toparlanıp çok iyi gideceğine inanıyorum,” dedi. Türkiye’deki iyileşmenin hızlı olacağına inandığını belirten Taş, bu döneme hazırlıklı olmanın önemine dikkat çekti. Otomotiv ihracatının geçen yıl yüzde 6 artarak 37.2 milyar dolara ulaştığını hatırlatan Taş, ikinci el pazarının da canlı olduğunu belirtti. “Otomotive baktığınız zaman yaklaşık 40 bin tane sıfır kamyon ve çekici satılırken 200 binde ikinci el satılmış,” dedi.
Treyler Sektöründe Tarihi Rekor
Treyler sektörünün de başarılı bir dönem geçirdiğini vurgulayan Taş, “Treylere baktığımızda yine yaklaşık 29 binle biz tarihin en büyük üçüncü rekorunu kırdık,” şeklinde konuştu. Taş, herkesin iyimser olmasını beklediğini ifade ederek, “İnşallah iyi günler, yine rekorlar kıracağımız zamanlar çok yakında olacaktır,” dedi. Lojistik sektörünün ticaretin omurgası olduğunu vurgulayan Taş, sektörün geleceğine olan inancını yineledi.
Alper Kurt: “2050’de Karbon Nötr Hedefine Doğru İlerliyoruz”
Mercedes-Benz Türk Kamyon Pazarlama ve Satış Direktörü Alper Kurt, Avrupa Birliği’nin 2050 yılında karbon nötr bir ekosistem yaratma hedefi doğrultusunda ağır vasıta sektörünün önemli adımlar attığını belirtti. Kurt, ulaşım sektörünün karbondioksit salınımında yaklaşık %6’lık bir paya sahip olduğunu ve bu oranın 2050’ye kadar sıfıra indirilmesinin hedeflendiğini vurguladı.
Kurt, bu hedefe ulaşmak için 2015 yılında başlayan bir süreç olduğunu ve 2019 yılının referans yılı olarak belirlendiğini ifade etti. “2019 yılında satılan kamyon, otobüs ve diğer ağır ticari araçların karbondioksit salınımlarının 2025’te %15, 2030’da ise %45 oranında düşürülmesi hedefleniyor,” dedi.
VECTO Uygulaması Emisyon Değerlerini Belirlemede Önemli Rol Oynuyor
2015 yılında Avrupa Birliği’nde başlatılan VECTO uygulamasıyla üreticilerin araçlarının karbondioksit emisyon değerlerini beyan etmeleri istendiğini belirten Kurt, bu uygulamanın 2019 yılındaki toplam emisyon değerlerinin referans alınarak 2025 ve 2030 hedeflerine ulaşılmasında önemli bir rol oynadığını söyledi.
Kurt, “Netice itibarıyla bu VECTO uygulaması, 2019 yılındaki tescillenen toplam emisyon değeri referans alınmak kaydıyla 2025’te %15, 2030’da %45, nihayet hedef olan 2050’de de sıfıra indirilmesini öngörüyor,” dedi.
“Elektrikli Kamyonlar İçin Şarj Altyapısı Şart”
Alper Kurt, elektrikli kamyonların yaygınlaşması için şarj altyapısının şart olduğunu vurguladı. Kurt, Avrupa’daki tecrübelerden yola çıkarak, üretici ve tüketiciyi teşvik eden, aynı zamanda şarj altyapısını da destekleyen bir sistemin gerekliliğine dikkat çekti.
Şarj Altyapısı Olmadan Hedeflere Ulaşılamaz
Kurt, “Üreticiyi, tüketiciyi teşvik, üreticiyi belli oranda zorlayan bir sistem, tüm bu operasyonun aslına bakarsanız bir şemsiye gibi üzerinde yer alan ülkedeki ya da bölgedeki şarj altyapısı ile desteklenmedikçe çok da anlamlı olmuyor,” dedi. Elektrikli kamyon hedeflerine ulaşmak için şarj altyapısının geliştirilmesinin şart olduğunu belirten Kurt, Avrupa Birliği’nin bu konuda AFIR (Alternative Fuels Infrastructure Regulation) adında bir düzenlemesi olduğunu hatırlattı.
Üretici, Tüketici ve Şarj Altyapısı Birlikte Desteklenmeli
Kurt, “Burada bu istikamette yapılacak yatırımlara teşvikler tarif ediliyor. Ama işte tek başına üreticiyi ve tüketiciliği değil aynı zamanda bu ekosistemin ayrılmaz tamamlayıcısı konumundaki şarj altyapısının da teşvik edilmesi gerekiyor ve bu üçü aynı hızda aynı ivmede aynı paralelde gitmezse, regülasyonda konulan hedeflerin ne kadar gerçekçi olup olmadığı da tartışma konusu olabiliyor,” dedi. Üretici, tüketici ve şarj altyapısının birlikte desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Kurt, aksi takdirde hedeflere ulaşmanın zorlaşacağını ifade etti.
Ağır Vasıta ve Binek Araç Farkı
Kurt, ağır vasıta ve binek araçların batarya kapasiteleri açısından farklılık gösterdiğine dikkat çekti. “Burada iş ağır vasıta binek araçtan tabii çok ayrılıyor. Batarya kapasiteleri bakımından diyelim. Şimdi hidrojen konusunu bir kenara bırakıyorum. Sadece bataryalı araçlardan bahsediyor olacak olursak, şarj altyapısı için bir örnek vermem gerekirse, işte şu anda artık 600 kilowatt saatlik bataryalardan bahsediyoruz, ağır vasıta tarafında,” dedi.
TAİD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İffet Türken: Treyler Cephesinde de Çok Ciddi İnovatif Çalışmalar Var
TAİD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Kässbohrer Yönetim Kurulu Üyesi İffet Türken, treyler sektöründe 2030 yılına kadar emisyonların %30’a kadar azaltılması hedefi olduğunu açıkladı. 2024 yılında treylerlerde VECTO kullanımının başladığını belirten Türken, bu durumun sektörde inovatif süreçleri tetikleyeceğini vurguladı.
Emisyon Azaltımı İçin İnovatif Çözümler
Türken, “Bu da treyler endüstrisinin hem kullandığı malzeme, hafif malzeme bunun yanı sıra çok farklı özelliklerde tedarikler, örneğin lastik gibi, aerodinamiğin kullanımı gibi önünde inovatif süreçlerin olduğunu gösteriyor,” dedi. Emisyon azaltımı için hafif malzeme kullanımı, farklı tedarik çözümleri ve aerodinamik tasarımların önemine dikkat çekti.
Elektrifikasyon Çalışmaları Hız Kazanıyor
Treyler sektöründe elektrifikasyon çalışmalarının da hız kazandığını belirten Türken, Boston Consulting Group’un raporuna atıfta bulunarak, “2030’larda Avrupa’da ağır ticarette yüzde 46 gibi, ağır ticari elektrifikasyonun oranını treylerde de yüzde 23 gibi görüyor,” dedi. Bu rakamların iddialı olduğunu ifade eden Türken, şöyle devam etti: “Soğutuculu treylerde soğutucunun karbon emisyonunu yüzde 100 indirebiliyorsunuz. Ya da yine treylerde tahrikli dingile ve bataryayla yine yüzde kırklara varan bir emisyon indirimi var. Yani treyler cephesinde de çok ciddi inovatif çalışmalar var.”
Marubeni Dağıtım ve Servis Ticari Araçlar COO’su Kıvanç Kızılkaya: Sürdürülebilirlik Trend Değil, Yaşam Tarzı Olmalı
Marubeni Dağıtım ve Servis Ticari Araçlar COO’su Kıvanç Kızılkaya, sürdürülebilirliğin bir trend olarak değil, bir yaşam tarzı olarak benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Kızılkaya, “Bizim durduğumuz yerde hem markayı temsilen hem de benim Kıvanç olarak kendi durduğum yerde sürdürülebilir bir trend olarak görmüyoruz. Sürdürülebilirlik bir yaşam tarzı olarak görüyoruz ve devamlılığını öngörüyoruz,” dedi.
Paris Anlaşması ve Türkiye’deki Mevzuat Çalışmaları
Türkiye’nin 2021 yılında Paris Anlaşması’na taraf olduğunu hatırlatan Kızılkaya, 2020’den beri Ulaştırma Altyapı Bakanlığı, Çevre Bakanlığı ve Sanayi Bakanlığı’nın sürdürülebilirlik konusunda birçok mevzuat yayınladığını ve yol haritaları sunduğunu belirtti. Özellikle yerli üreticilere ve iş yapan firmalara yönelik çalışmaların önemine dikkat çeken Kızılkaya, Türkiye’nin Avrupa’daki düzenlemeleri de yakından takip ettiğini ifade etti.
Yapay Zevkler Trend Olabilir, Sürdürülebilirlik Yaşam Boyu Devam Etmeli
Kızılkaya, yapay zeka şu an için bir trend olabileceğini ancak sürdürülebilirliğin yaşam boyu devam etmesi gerektiğini söyledi. “Yapay zeka belki şu an için bir trend ama sürdürülebilir bir ömür boyu girecek gibi duruyor şu anda,” dedi.
Kıvanç Kızılkaya, 2024 yılı itibarıyla 250 çalışandan fazla istihdam eden, 50 milyon TL’nin üzerinde kar elde eden ve 1 milyar TL satış cirosu olan firmaların sürdürülebilirlik raporu hazırlamasının zorunlu hale geldiğini açıkladı.
VECTO Takibi ve Yerli Firmaların Hazırlığı
Kızılkaya, VECTO’nun 2020 yılından beri takip ettikleri bir sistem olduğunu belirterek, “2025 sonu itibariyle Türkiye’deki yerleşik firmaların, üreticilerin ve tedarikçilerin VECTO raporlarını çıkarması gerekecek,” dedi. Bu raporların hazırlanmasının, Türkiye’de ceza uygulaması olmasa da, destek mekanizmalarından yararlanma açısından önemli olacağını vurguladı.